Hazar Denizi’nin Önemi ve Özellikleri Hazar Denizi, 370 bin kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın en büyük kapalı gölüdür. Bu deniz, Kazakistan, Azerbaycan, Rusya, Türkmenistan ve İran gibi 5 ülkenin kıyılarını paylaşmaktadır. Hazar Denizi, antik zamanlarda Paratetis adı verilen bir okyanusun parçasıydı ve günümüzde halen doğal özellikleri tam olarak keşfedilmemiş gizemli bir deniz olarak bilinir. Ayrıca zengin petrol…
Hazar Denizi, 370 bin kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın en büyük kapalı gölüdür. Bu deniz, Kazakistan, Azerbaycan, Rusya, Türkmenistan ve İran gibi 5 ülkenin kıyılarını paylaşmaktadır. Hazar Denizi, antik zamanlarda Paratetis adı verilen bir okyanusun parçasıydı ve günümüzde halen doğal özellikleri tam olarak keşfedilmemiş gizemli bir deniz olarak bilinir. Ayrıca zengin petrol yataklarına sahip olmasıyla da dikkat çekmektedir.
Hazar Denizi’nin ilginç bir özelliği de kuzey ile güney kısımları arasındaki su kalitesi ve derinlik farklılıklarıdır. Kuzey bölümünde su daha az tuzlu ve sığken, güney kısmında su daha tuzlu ve derinlikleri 1025 metreye kadar çıkabilmektedir. Bu farklılıklar, denizin ekosistemi üzerinde önemli etkilere sahiptir.
Son yıllarda Hazar Denizi’nin su seviyesinde gözle görülür bir düşüş yaşanmaktadır. Bu durum, denizin ekolojik dengesi üzerinde endişe yaratmaktadır. Öngörülere göre 2100 yılına kadar deniz seviyesinin 18 metreye kadar düşebileceği belirtilmektedir. Bu durum, özellikle Kazakistan kıyısındaki su alanlarını tehdit etmektedir.
Hazar betovis Denizi’nin çevresel sorunlarıyla mücadele eden aktivistler, denizin kuzey kısmının kaybedilme riski olduğunu ve denizdeki biyolojik çeşitliliğin azaldığını vurgulamaktadırlar. “Save The Caspian Sea” Ekolojik Hareketi gibi girişimler, bölgesel ve uluslararası düzeyde Hazar Denizi’nin korunması için çalışmalar yürütmektedir.
Hazar Denizi’nde petrol üreten ülkelerin çevreye olan etkileri de önemli bir konudur. Kazakistan, Azerbaycan ve Rusya gibi ülkelerde petrol üretiminin deniz ekosistemine zarar verdiği belirtilmektedir. Bu durum, balık türlerinin azalması ve deniz çevresindeki ekosistemlerin kaybolma riski oluşturmaktadır.
Çevreciler, Hazar Denizi’nin korunması için su seviyesinin düşüşüne ve çevre kirliliğine karşı önlemler alınması gerektiğini vurgulamaktadırlar. Vadim Ni ve diğer aktivistler, Hazar Denizi’nin geleceği için mücadele etmekte ve denizin ikinci bir Aral Gölü’ne dönüşmesini engellemek için çaba sarf etmektedirler.
Reklam & İşbirliği: [email protected]