Ruh sağlığı uzmanları İzmir’de meydana gelen ve çevre illerde de çok şiddetli hissedilen depreme maruz kalan yetişkinler ve çocuklarda travmaya bağlı stres bozukluğu oluşabileceğine dikkat çekiliyor. Moodist Hastanesi uzmanı Psikolog Begüm Sevinç bu konuyla ilgili ailelere önemli açıklamalarda bulundu.
Deprem gibi felaketlerin bireylerde ve toplumlarda travmaya neden olacağını belirten Sevinç, bu travmaların hem ruh sağlığını hem de beden sağlığını etkileyerek insan yaşamını olumsuz etkilediğini vurguluyor.
Deprem Sonrasında Hangi Belirtiler Görülebilir?
Depremin ardından birçok bedensel ve psikolojik belirtiler görülebilir. Bu belirtiler kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyebiliyor. Depremin ardından bir ay içerisinde verilen tepkiler akut stres tepkileridir. Bu belirtiler 1 ay içerisinde birçok kişide görülebilir. Önemli olan ise 1 ay sonrasında bu belirtilerin devam edip etmediğidir. Bu tepkileri şu şekilde sıralayabiliriz:
· Süreklilik gösteren korku, dehşet duyguları
· Şok, duygularınızı hissedememe, tepkisizlik, ağlayamama
· Depremle ilgili yenileyici, istemsiz sıkıntı veren anıları hatırlamak
· Depremle ilgili yineleyici sıkıntı veren düşler görmek
· Deprem yeniden oluyormuş gibi hissetmek ya da davranmak
· Deprem olayını hatırlatan yerlerden ya da durumlardan kaçınmak
· Depremi çağrıştıran şeylere yönelik yoğun ya da uzun süreli bir ruhsal sıkıntı yaşama
· Olayla ilgili önemli bir yönü anımsamama
· Yakınlarınızın ölmesi ile ilgili kendini suçlu hissetme
· Aşırı uyarılmışlıkla ilintili: kızgın davranışlar, öfke patlamaları, her an tetikte olma hali, abartılı ilkilme tepkileri, uykuyla ilgili sorunlar görülebilmektedir.
Genel olarak kişiler olayı hatırlayamayabilir, depremin olduğu eve giremeyebilir ve insanlardan uzaklaşarak olayla ilgili konuşmayı istemeyebilirler. Bir ay sonrasında belirtilen stres tepkileri devamlılık gösteriyor ve düzeyinde artış görülüyorsa, mutlaka uzman desteği alınmalıdır.
Deprem sonrasında çocuklara nasıl yaklaşılmalıdır?
Çocuklarla depremi konuşurken; Sakin olmaya çalışın. Çocuğunuza bol bol temas edin. Sarılmak ve şefkat göstermek çocuğunuza iyi gelecektir. Rutinleri mümkün olduğunca korumaya çalışın. Travmatik olayın ardından, rutinler çocuklara hayatın devamlılığına dair güvence verir. Düzenli yemek ve uyku saatlerine sahip olmaya çalışın. Eğer depremin ardından kamp ya da çadırdaysanız bu rutinleri tekrar yaratmaya ve uygulamaya özen gösterin.
Travmada Oyunun Önemi
Çocuklarınızı aktivite yapmaya ve oynamaya teşvik edin. Yaşanan zorlu olayların, zihinde işlemlenebilmesi /sindirilmesi için hareket içeren (kaç-kovala) gibi oyunlar faydalı olabilmektedir.
Çocuklarınızı Bilgilendirin!
Çocuklara, yaşanan olaylar ve süreç hakkında bilgi verebilirsiniz. Kısa ve dürüst olmaya ve çocuklarınızın olayla ilgili sorular sormasına izin verin. Medya kullanımını sınırlandırmak özellikle okul çağındaki çocuklar için kritik öneme sahiptir.
Rahatsız edici görüntülere tekrar tekrar maruz kalmak ikincil bir travmaya sebep olabilir. Çocukların en çok ihtiyaç duyduğu şey, sorularının dinlemesi duygularını kabul edilmesidir. “Korkma” ‘’Geçti’’ gibi cümleler kullanmak yerin onu anladığınızı gösteren “Evet, korktuğunu görebiliyorum. Sana nasıl yardımcı olabilirim?” gibi cümleler kullanmaya özen gösterin.
Eğer çocuk, süren ya da gittikçe artan gerileme davranışları (Alt ıslatma, gece kabusları, parmak emmek..) ve çok kaygılı ve endişeli bir haldeyse Çocuk Ruh Sağlığı Uzmanından destek almalarını şiddetle öneririm.