Bakırçay Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fiziki Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şermin Tağıl, AA muhabirinin konuya ilişkin soruları üzerine, söz konusu yanardağında ilk olarak geçen cuma günü patlama olduğunu, ardından ise cumartesi günü Türkiye saati ile 07.10 sıralarında tekrar patlama yaşandığını hatırlattı.
ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumunun yanardağındaki patlamayı, sıfır derinlikte 5.8 büyüklüğünde bir depreme eş değer olarak açıkladığını ifade eden Tağıl, bu durumun Japonya’dan ABD’ye kadar Pasifik kıyılarında tsunami uyarısını tetiklediğini aktardı.
“Atmosfer tek ve dengeli bir sistem olduğu için bir yerde gerçekleşen değişim diğer bir alanı da etkileyebilir. Volkanik patlamaların dünyayı soğutabilecek kadar büyük ölçüde stratosfere kükürt dioksit ve aerosol saldığı bilinmektedir. En son yaşanan volkanik patlamadan kaynaklanan toz bulutunun 30 bin 48 kilometre yükseltiye ulaştığı ve stratosfere kül geçişinin olduğu rapor edildi. Kükürtdioksit ve aerosolün atmosferin stratosfer tabakasına geçmesinin yansıması soğuma olarak gerçekleşmektedir.
Volkanik-atmosferik şok dalgaları sonrasında hava basıncı bozukluklarına neden olan meteotsunami oluşup oluşturmayacağı da bir diğer tartışma konusu. Yanardağdan kaynaklanan gözlemlenebilir ani ve çarpıcı atmosferik etkilere ek olarak, bu durumun dünyanın iklimini etkileyip etkilemeyeceğini söylemek için çok erken. Uydu görüntülerinden soğumaya yol açacak büyük bir kükürtdioksit sütunu gözükmüyor bunun için daha çok veri toplanması gerektiği düşünüyorum.”